Kitap Adı: Belalı Düğün (A Beautiful Wedding)
Yazar: Jamie McGuire
Yayınevi: Yabancı
Çıkış Tarihi: ABD (10 Kasım 2013) - Türkiye (Haziran 2014)
Tür: Seri (Beautiful, #2.5)
Tanıtım:
Abby Abernathy beklenmedik bir şekilde Bayan Maddox olmuştu. Abby ve Travis'in bir anda ortadan kaybolarak, Vegas'ta evlenmeleri hakkındaki her şey sırdı... şimdiye kadar.
Abby neden Travis'e bir anda evlilik teklifi etmişti? Düğünden önce neler yaşanmıştı? Bütün bunları başka kim biliyordu? Ve en önemlisi Travis ve Abby için gerçekten bir mutlu son var mıydı?
Tatlı Bela ve Ayaklı Bela hayranlarının tüm soruları bu kitapta cevaplanıyor.
:❉::❉::❉::❉:
''Bir Maddox Erkeği senin tüm sınırlarını zorlar ama eğer yine de onunla kalırsan senin için her şeyi göze alır. ...Ve bir Maddox erkeği aşık olduğunda bu sonsuza kadar sürer.''
:❉::❉::❉::❉:
Serinin diğer kitaplarının yorumları için, (Önce diğer kitapları okursanız spoiler yememiş olursunuz. ^-^):
1- Tatlı Bela (Beautiful, #1) *tık tık*
''Aşk budalası olmuş, aklımı kaçırmak üzereydim.''
*Ön Söz*
Geçenlerde Goodreads'in ana sayfasında Travis ve Abby'le ilişkili bir poster çalışması gördüm; takip ettiğim insanlardan bir tanesi beğenmişti ve bu durum benim de erişimime olanak sağladı o postere. Sonra birden garip bir nostalji hissiyle sarmalandım. Sanırım bunu en iyi anlatma yolunu şu şekilde dile getirebilirim: çok sevdiğiniz bir filmi yakın zamanlarda sebepli veya sebepsiz bir durumdan ötürü izleyemediğiniz gerçeğini size hatırlatan herhangi bir nesne ya da kişinin, o düşünceye kanca atıp, zihninizin kıyısına çekmesi gibi. Benim betimlememde de film Bela serisi, kanca da poster yerine geçiyordu. Bu seri hakkında yorumumu okuyan insanlar, benim favori serilerimden biri olmadığını bilirler; ama benim için hoş sayılabilecek bir anının temeline taht kurduklarından sevemedim diyemiyorum da.
Bunları geçip de poster çalışmasına geri dönersek eğer, tahmin edebileceğiniz gibi Abby ve Travis hakkında düşünmeye başladım ve aslında seriyi tam anlamıyla bitirmediğimi hatırladım. Bir kısa hikaye ve iki novella gerekiyordu noktayı koyabilmek için seriye ve ben sadece virgüllerde takılı kalmıştım. Bu yüzden dedim ki henüz boş zamanım da var, neden bu işaretleri değiştirmiyoruz? Her ne kadar üçüncü kitabını hala okumamış olsam da, (America ve Shepley'i ele alıyor) Abby ve Travis'in hikayesini spot ışıkları ile buluşturan kitapları bitirdim; özlemişim onları, ne yalan söyleyeyim. :)
*Yorumum*
Birinci ve ikinci kitabın sonunda yaşanan bir yangın fiyaskosu ile devamından gelen bir senenin arasına halat gererek, bu iki nokta arasında gerçekleşen olayları anlatıyor kitap özetlemek gerekirse. Açıkçası bu novellayı okumadan önce, Abby'nin evlilik teklifinin, yazarın Abby'i ne kadar sıra dışı bir karakter olmasını son kez vurgulamak için ortaya attığını sanıyordum; okuyanlar bilirler, Abby deli edecek kadar aklı karışık ve baş belası bir insandır bu yüzden ondan beklenecekler listesindeki ucu kaçık şeyler arasında bu durum, normal baloncuğuna bile girer. Fakat bu kitabı okuduktan sonra Abby'i sevip-sevmeme skalasındaki ivme bir nebze daha sevme kısmına doğru döndürüldü; çünkü yaşanan olayların, Abby'nin kendisi ve başkaları üzerindeki duygusal etkisinin en sonunda farkında olduğunu belli etmiş oldu. Bütün bu seri içinde bencilce davranıp, Travis'in sevgisinin bir gramını hak etmediğini düşünmemi sağladığından, şaşırtıcı bir gözlem oldu benim için bu, eski Abby ile işkence dolu birkaç saat geçirmeye hazırlamıştım çünkü kendimi. Özellikle hikayelerinin sonlarına doğru duygu ve düşüncelerinin havada süzülmesine ve eline ne geçiyorsa ona göre davranması yerine, onları belirli bir yere koyup ayırt etme olgunluğuna gelmesi bir nebze tatmin etti beni.
İkinci karakterimize gelirsek eğer, Travis'e yani. Daha önce söylediklerim haricinde farklı ve yeni ne söyleyebilirim inanın bilmiyorum. O ''kötü çocuk'' izi kalıcı bir şekilde benliğine işlenmiş olsa bile, iyi bir insanın da bütün o dövmelerin altında saklanıyor olması, onların da Abby tarafından temizlenip kendisinin bu yönü ile tanışmasına ön ayak olması seride yüzüme gülümseme konduran bir durumdu zaten. Her ''Güvercin'' dediğinde aynı etki sürüyor bende. Ayrıca çevrilmiş bir takma adı, orijinal haline tercih ettiğim bir istisnai örnek teşkil ediyor. Özellikle o annesinin mektup olayı... Buruk bir sevinç ile okudum onu, biraz daha uzun olsaydı keşke. Yazarı Jamie'nin elinden çıkmış, okuduğum üç ayrı ana erkek karakter var şimdiye kadar. İkisi Maddox kardeşlerden, bir tanesi de ''Providence'' serisinden Jared. Travis ve Jared kafamda iyi bir dövüş sergiledi, Jaime'nin erkek karakterleri arasındaki ''favorim'' lakabına sahip olabilmek için; ama Jared küçük bir arayla önde. Travis ikinci sırada ama çok az bir farkla. Zaten üç kitabı bırakın, Jamie'den otuz kitap okusam da eminim ki orada kalacaklardır hep, ilk iki değişmeyecektir.
''Ona baktım, kararımı vermiştim. O benimdi ve ben de onun. Eğer bu hayatta bir şey öğrendiysem, o da sadece bu iki gerçeğin önemli olduğuydu.''
Kitapta beni arafa düşüren tek konu; olay, heyecan veya bir adrenalinin olmaması, aksine sevgi, bağlılık ve biraz daha sevginin işlenmesi oldu. Açıkçası rahatsız olacağım bir mevzu değil bu, hatta güzel işlendiğinde türlü türlü duyguların içinde sürüklendiğim bir portal görevini gördüğünden beğenirim de. Fakat bir şeyler vardı, sevdim; ama tadını damağımda bırakacak o adrenalin ya da herhangi bir olay eksik olduğundan, zaten düşük olan temponun biraz daha duraklamasına sebep oldu bu durum kitap için. Ancak ikisinin de adrenalin getirecek olayları arkasında bırakmaya çalıştıkları bir devam kitabından da daha farklı bir şey bekleyemezdim.
Kitabın noktalandığı yer çok doğru bir yerdeydi ve söylenen o son sözler duygularıma damgalandı; çok beğendim gerçekten. Ancak, her ne kadar sevsem bile, bir hamilelik süreci ve ilk çocuk karmaşasını okumak isterdim, gerçekten. Ancak yazarın geleceğe yönelik öyle planları yok; aksine Travis'ten çok önceye gidip Abby'nin babası ve ''şanslı on üç'' hikayesini anlatabileceği bir kısa hikaye yazmak istiyor. Geleceği de sanırım Maddox kardeşlerinin hikayelerini okurken minik parçalarla görebileceğiz; ama bununla yetinmek zorunda kalacağız gibi gözüküyor maalesef ki. Film hakları satın alınmış; ancak film yakın bir tarihte gerçekleşmeyecek. Yeni bir gelişme olursa bu konuda sizi haberdar ederim zaten. :)
Seriyi okuduktan sonra, Abby ve Travis hakkında kafanızda kalmış soru işaretleri varsa onları arındıran cevaplardan oluşan bir kısa hikayeydi. Zaman zaman güldüm, zaman zaman duygulandım ama genel olarak tanıdığımız bir çiftin hayatına yeniden mercek tutulurken gördüklerimden mutlu oldum. İyi okumalar dilerim! :)
PUANIM:4/5!
ஐﻬ ♥ ﻬஐ – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – ஐﻬ ♥ ﻬஐ – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – – ஐﻬ ♥ ﻬஐ
Kitap Adı: Mrs. Maddox
Yazar: Jamie McGuire
Çıkış Tarihi: 14 Şubat 2013
Tür: Seri (Beautiful, #1.5)
Bu kısa hikaye aslen 2012 senesinde, serinin ikinci kitabı olan ''Ayaklı Bela'' satışa sunulmadan önce sevgililer günü özel olarak yazılan bir hikaye. Beş sayfalık olan bu kısa ve sevimli hikaye, Abby ve Travis'in evli olarak geçirdikleri ilk sevgililer gününü ele alıyor. Bu güne özel, her şeyin ilk başladığı yer olan Bartlen Hall'ın altında kalmış gizli sığınağa gitmelerini okumak gerçekten çok mutluluk vericiydi; ne kadar yol kat ettiklerini o zamandan bu zamana kadar, rahatlıkla görebilmemizi sağladı bu durum.
Okumak isteyenler için: *tık tık* Sizinle bir sonraki yorumumda görüşürüz, hoşçakalın! :)
PUANIM: 4/5!
:❉::❉::❉::❉:
''BURAYA KADAR OKUDUYSANIZ TEŞEKKÜR EDİYORUM, BU YAZILARIN HEPSİ KENDİ ŞAHSIMA AİTTİR, ALACAKSINIZ LİNKLE ALIN VE BANA HABER VERİN LÜTFEN. BİR SONRAKİ KİTAP YORUMUNDA GÖRÜŞMEK ÜZERE!''
''The photos that I've used in this post are belong to http://yourreactiongifs.tumblr.com/
http://bee-yoo-ti-ful.tumblr.com/ .I did not intend to steal or occupy the copyright by any means.''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder